Sinema

"Bir film açsana, izleyelim!"

Bu sözü duyduğunuzda strese girenlerden misiniz? Eğer öyleyse öncelikle şunu hatırlamakta fayda var; “sorumluluk, stres arttırır.” :)

Bir filmin nasıl olduğunu öncesinde (ufak çapta da olsa) araştırmadan izlemeye başlamak, zamanını değerli gören insanlar için büyük bir risk oluşturmakta. Bugün internet sayesinde elimizde büyük bir film arşivi olduğu kesin. Ama bu arşivin içinde izlemekten keyif alacağımız filmleri bulmak biraz! çaba gerektirmekte. Kimi zaman bu kadar çok seçenek arasında kalan insan ne istediğini bilmez bir hale de dönüşebiliyor ve karar alma mekanizmasının devre dışı kalmasına engel olamıyor. Böylece engel olamadıklarına, harcanan dakikalar, kırılan şevkler, uykulu gözler ekleniyor.

Seçeneklerin fazlalığı onu kullanmayı becerebilen insan ile değerli oluyor sanırım. Yoksa insanı kararsızlığa itmekten başka bir işe yaramıyor gibiler.

Velhasılı bu kadar çok seçenek içinde karar almanızı kolaylaştıracak bir yöntemden (en azından sinema için) bahsedelim.

Kararsız olduğunuz zamanlarda yönetmen ya da senaryo yazarı üzerinden rotayı belirleyip izlenecek filmlere yönelmek çoğu zaman işe yarıyor.

İzleyip beğendiğiniz filmleri bir düşünün. Daha sonra yönetmenlerinin ve senaristlerinin kim olduğuna bakın. Önceki ve sonraki işlerine göz atarsanız büyük ihtimalle birçoğunu izlemekten keyif alacağınız, sevdiğiniz tarza uygun bir izleme listesi oluşturmuş olacaksınız. 

Bu aynı zamanda yönetmen ya da senaristlerin filmlerini, detaylara hakim olarak izlemenizi de kolaylaştıracaktır..

Bahsedilen şekilde seçeneklerin filtrelendiği 2 örnekle devam edelim.

Ve unutmayalım “sanat uzun, hayat kısa!”

Yönetmen: Yorgos Lanthimos

Filmler: The Lobster / The Killing of a Sacred Deer / The Favourite 

Senarist: Taylor Sheridan

Filmler: Sicario / Soldado / Wind River / Hell or High Water